13 06 2013
Yeni Bir Dünya
Immanuel Wallerstein’ın, karmaşıklık teorisine dayanarak, bildiğimiz dünyanın sonuna geldiğimizi haber veren Bildiğimiz Dünyanın Sonu isimli kitabının üç temel argümanı vardır. Bunlar; kırsallığın sonu, ekolojik felaket ve demokratikleşmedir.
Kırsallığın Sonu: Dünyanın kırsallıktan çıkmasıyla birlikte, sınırsız sermaye birikimine dayalı içinde yaşadığımız modern sistem, tükenmez gibi görünen yedek insan stoğunun erimesi nedeniyle, yüksek bir maliyet artışıyla karşı karşıya kalacaktır.
Ekolojik Felaket: Ekolojik felaket, uzmanlara göre geri dönüşü olmayan bir sürece girmiştir; meydana gelen zararı onarmanın maliyetleri muazzamdır.
Demokratikleşme: Dünya sisteminin demokratikleşmesi, insanlığın çok büyük kesiminin eğitim ve sağlık gibi temel ihtiyaçlarının karşılanması gerekliliğini ortaya çıkaracaktır. Bu da, muazzam bir maliyet demektir.
Wallerstein’e göre bu üç argüman, dünya sisteminin çatallanmasına neden olacak ve yeni bir sisteme geçilecektir. Evrendeki bütün sistemler arasında, insani toplumsal sistemlerin, var olan en karmaşık, istikrarlı denge durumuna en kısa süreliğine ve hesaba katılacak en fazla dış değişkene sahip, incelenmesi en güç yapılar oldukları açıktır. Ama belirsizlik ve öngörülmezlik, yaratıcılık demektir. Yaratıcı çözümlerle ufak düzen adacıkları kurmak mümkün ve muhtemeldir.
YENİ İNANÇ ÇAĞI Fouad Ajami, Johns Hopkins Üniversitesi ÇEVRE ÇAĞI Edward O. Wilson, Harvard Üniversitesi YENİ ORTA ÇAĞ Martin von Creveld, Kudüs İbrani Üniversitesi VATANDAŞLIK ÇAĞI Fernando Henrique Cordoso, Brezilya Cumhurbaşkanı ARA DÖNEM Christoph Bertram, Ebenhausen Vakfı BAŞ KALDIRMA ÇAĞI Emma Rotschild, Cambridge Üniversitesi AÇIK TOPLUM ÇAĞI George Soros, Soros Fon Yönetim Başkanı BÜYÜK PİYASA YILLARI Brian Eno, Müzisyen, Yazar, Eğitmen TARİHİN SONU Francis Fukuyama, George Mason Üniversitesi MARKA ÇAĞI Martin Sorell, WPP Group PLC Başkanı BİLGİ DEVRİMİ Jessica T. Mathews, Carnegie Vakfı PAX KAPİTAL Robert Wright, Yazar GEÇİŞ ÇAĞI Immanuel Wallerstein, New York Üniversitesi POSTMODERN ÇAĞ J.F. Lyotard, Paris ve Kaliforniya Üniversiteleri |
Öyle görünüyor ki, yeni bir dünyanın sınırlarında yaşıyoruz ve yaşadığımız bu dönemi isimlendirmekte güçlük çekiyoruz. Yukarıda yer alan çok farklı kesimlerin önde gelen kişilerinin başlık önerileri bunun bir göstergesidir. Foreign Policy’nin Bahar / Yaz 2000 sayısından yaptığım bu alıntı 2000 – 2010 yılında yaşadığımız çalkantılı dönemin işaretlerini çok açık olarak vermişti. Hem dine döndük, hem çevre sorunlarını önemsedik; savaşlar yeni orta çağı getirdi ama vatandaşlık bilinci de arttı; tabii hep postmoderniteyi yaşadık ama bilgi ve bilişimde çok önemli mesafeler katettik. Marka toplumuna doğru yol alırken piyasalar alt üst oldu ve duvara çarptık. Başkaldırı oldu mu, pek farketmedik galiba. Ara ya da geçiş çağı farketmez, karmakarışık bir on yıl yaşadık desek yeridir. Bakalım 2010 – 2020 dönemi nasıl geçecek? Bekleyip görecek miyiz, yoksa ilk işaretleri alıyor muyuz?
Ocak, 2000 ve 2010
İletişim Bir Kurumsal İtibar Araştırması Öyküsü