Ekim, 2014

Çoklu Perspektif (2)

Notlarımı karıştırırken, 1 Kasım 2012 tarihli günlüğümde, henüz bitirmiş olduğum Thomas Mann’ın Büyülü Dağ adlı romanı üzerine yazdıklarımı buldum. Başlığını Büyülü Dağ ’ın Büyülü Clavdia’sı koyduğum yazının uzunluğuna – 15 sayfaydı –  ben bile şaşırdım. Bir önceki Çoklu Perspektif yazımı tamamlayacağını düşündüğüm aşağıdaki bölümün  – Proust’tan yaptığım alıntı tekrar olsa da – ilginizi çekeceğini umuyorum. […]

, , ,

Çoklu Perspektif

Stephen Kern  Zaman ve Uzam Kültürü ’nde[1] ressam ve yazarların deneyimlerinin boyutlarını yeniden üretirken çeşitli zorluklarla karşılaştıklarını öne sürer. Örneğin tek bir an ile sınırlı olan ressamlar nesnelerin zamandaki görünümlerini resmederlerken çoklu perspektif kullanmışlardır ki, en önemli temsilcisi – her ne kadar ilk kullanıcısı  (resimde Kübizm) Paul Cézanne olmakla birlikte – Pablo Picasso’dur. Bir dizi […]

, , , , , , , , , , ,

Araştırmacılıkta Yeni Paradigma

Şu sözle Peter Senge’ye aittir: “Çok erken bir çağdan başlayarak sorunları parçalara ayırmaya, dünyayı bölümlemeye alıştırılırız. Görünüşte bu, karmaşık ödevler ve konularla daha kolay baş edilmesini sağlar, ama bunun için gizli, anormal bir bedel öderiz. Eylemlerimizin sonuçlarını artık göremez oluruz; içimizdeki daha büyük bir bütüne bağlantı duygumuzu kaybederiz. Sonra ‘büyük resim’ çabasına girdiğimizde, zihnimizde parçaları […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,