David Harvey

Zamanın Dışına Çıkmak (2)

Hiçbir-Zamandan Bakış ya da Tralfamadore Perspektifi Fiilen evrenin dışında durmamız mümkün değildir. Evren daha büyük bir uzayda durup duran bir nesne değildir; uzay ve zaman olmak üzere var olan her şeyin toplamıdır. Bu nedenle dışında duran birisinin bakış açısından evrenin nasıl göründüğünü merak etmeyiz. Doğrusu, uzay-zamanın tümünü tek varlık olarak kavramaya çalışırız. Sean Carroll Zamanın […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Yaşam Çok Kısa (1)

“Ah, şimdi! O garip zaman, tüm zamanların en garibi; hep olan zaman…/ ‘şimdi’ nin sonundaki ‘i’ye ulaştığımızda  ‘ş’, tarih olmuştur artık.” Michael Frayn’dan Aktaran Jay Griffiths, Tik Tak. Zaman üzerine yazarken Augustinus ile başlamak yerinde olacaktır. Paul Ricceur’un Zaman ve Anlatı adlı kitabında aktardığına göre, Augustinus İtiraflar’da, “Nedir gerçekten zaman? Eğer hiç kimse bana sormazsa […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Zeitgeist’e karşı Jetzt-Zeit

2020 yılının başında tüm dünyayı etkisi altına alan pandemiyle birlikte dillere pelesenk olan bir ifade dolaşıyor: “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”. Diğer bir deyişle, “yeni normal”. Sanırım, Zeitgeist (Zamanın Ruhu) bu iki ifadede saklı. Daha çok Hegel’in kullandığı Zeitgeist Almanca olup tüm dillerde böyle kullanılır ve Türkçesi Zamanın Ruhu demektir. Zamanın Ruhu ile anlatılmak […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Ânın Dayanılmaz Ağırlığı

Perry Anderson Postmodernitenin Kökenleri’nde şöyle yazar: “Geçmişin nesneleri elimizin altında, istediğimiz an dokunabileceğimiz, kullanabileceğimiz uzaklıktadır; oysa postmodern şimdide, onlarla aramızda elektronik engel vardır: Bugün bizler, resim tararız, internette dolaşırız, görüntüyü dijitalleştiririz-hepsi de kaçınılmaz olarak, seyir kültürüne hükmeden oligopolilerin dolayımından geçen işlemlerdir” (Anderson, 2002: 147). İş, insanların hayatlarının çekirdeğidir ve öngörülebilir gelecekte böyle olmaya devam edecektir. […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Zamanın Covid-19 Hali

Kapitalistleşme süreci, başka sonuçlarının yanı sıra, 1850’lerden sonra ulaştırma ve haberleşme olanaklarının metastas yaparcasına yayılmasına neden olmuştur. Karl Marx bu süreci “mekânın zaman tarafından yok edilmesi” ifadesiyle tanımlar. Marx’tan yaklaşık bir buçuk asır sonra, David Harvey, “zaman-mekân sıkışması” şeklinde kavramsallaştırdığı bu fenomeni,  kapitalizmin hayatımıza kazandırdığı hız artışının ve mekânsal engellerin dünya sanki üzerimize çökecekmişçesine aşılması […]

, , , , , , , , , , , ,

Gelecek Şimdide Saklı!

Bir Amok koşucusu gibi küreselleşerek dönen dünyamızın tekerine Covid-19 kod adlı çıplak gözle görünmeyen bir mahluk çomak soktu ve ne gökyüzünde uçan bir uçak kaldı, ne de yeryüzünde sınırlarını kapatmayan bir ülke.  Dünya, zınk diye durdu! Sermaye mekânın zaman tarafından yok edilmesine neden olmuştu; Covid-19 kod adlı mahluk ise mekanın zaman tarafından sabitlenmesine neden oldu. […]

, , , , , , , , ,

Metaların İkili Karakteri ve Paranın Doğuşu

Karl Marx, kapitalizmin hareket yasalarını çıkarmaya çalıştığı eserlerinde – ki, başlıcaları, Grundrisse, Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı ve Kapital’dir – kullandığı diyalektik yöntemle harikalar yaratır. Üç ciltlik başyapıtı Kapital kapitalist ekonominin temel hücresi olan meta ile başlar. İlk cümle şudur: “Kapitalist üretim tazının egemen olduğu toplumların zenginliği, ‘muazzam bir meta yığını’ olarak görünür; bunun basit biçimi […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Süfür

Düşünüyordum. Edgar Morin’in rüya hakkında yazdıklarına dalmış, rüyanın insanı ne kadar zenginleştirdiğini düşünüyordum. Peki, zaman ne oluyordu? Biz rüya görürken zaman ne oluyordu? Kısalıyor mu, uzuyor mu, yoksa aynı mı kalıyordu? Bunu anlamak için zamanın ne olduğunu bilmek gerekmiyor muydu? Peki öyleyse zaman neydi? “Quid est enim tempus? Si nemo a me quaerat, scio, si […]

, , , , , ,

Jean ya da Kot / Kot ya da Levi’s

1967 yılında Akhisar Ali Şefik Ortaokulu’nda birinci sınıfta okurken İngilizce hocamız, sonradan Amerikan Hükümeti’ne istihbarat sağlayarak misyonerlik faaliyeti gösteren Barış Gönüllüleri içinde yer aldığı anlaşılan Mr. Collins’ti. Mr. Collins dersler sırasında kalemimizi ağızımıza sokmamızı önererek telaffuzumuzu Amerikancaya dönüştürmeye, dersler dışında ise bir yandan basketbolumuzu, diğer yandan da İngilizce pratiğimizi geliştirmeye çalışıyordu. Levi Strauss’un pantolonunu – […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Değerin Mekânı ve Zamanı

David Harvey kendine ait olan zaman-mekân sıkışması kavramındaki “sıkışma” ile kapitalizmin hayatımıza kazandırdığı hız artışını ve mekânsal engellerin dünya sanki üzerimize çökecekmişçesine aşılmasını ifade eder (Harvey, 1997: 270). 1846-47 yıllarında İngiltere’de başlayarak o dönemdeki kapitalist dünyanın tümünü eşzamanlı olarak saran ekonomik kriz (kapitalist aşırı birikim krizi) ve 1848’de tüm Avrupa’da patlak veren devrimler olayların mekânsal […]

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Previous Posts